Zeynep Gözübüyük

Annelerden Sütlü Tarifler – 102

Bugünkü konuğum yine Twitter Annelerimden sevgili Tuba Anne.  Tatlı Defne’siyle yaşadıklarını takip etmek isterseniz Cangama isimli keyifli bloguna uğrayabilirsiniz.

İşte Tuba Anne’nin emzirme deneyimleri va tavsiyeleri:

1- Bebeğini emzirirken hissettiklerini 3 kelimeyle anlatabilir misin?

İç rahatlığı, şefkat, sabır-sabırsızlık (bu ikisi arasında gidip geliyorum zaman zaman =)

2-  Bebeğinle ıssız bir adada kalsan sütünü arttırmak için yanına alacağın 3 şey ne olurdu?

Kesinlikle su. İlk zamanlar hemen her anne gibi bebek doyuyor mu, sütüm yetiyor mu deliliği yaparken doğumumu yaptıran doktorum kendini kasıp, onu bunu yiyip, stres yapma dengeli beslen ve bol bol su iç demişti. İlk deliliğim geçince sözünü dinledim =) İşe yaradı.

Bir de bol bol bulgur yedim çevrenin tavsiyesiyle. Sütle ilgili şimdiye kadar çok ciddi sorunlar yaşamadım çok şükür. Artık su mu, bulgur mu, yoksa alıştıkça gelen rahatlamanın faydası mı bilemiyorum.

3-  Emzirmeye yeni başlayan annelere ve anne adaylarına altın tavsiyen ne olur?

Kesinlikle rahatlık. Başkalarının ne dediğini çok da dinlemeyip içinizden geldiği gibi ve rahat davranmak. İlk 1 ay bebekle gece gündüz yapışık yaşıyorsunuz çünkü.  Ben başta başkalarının yanında ayıp olur diye düşündüğümden başka bir odada emziriyordum. Ama bir süre sonra zaten zor olan bir süreci tamamen yalnız geçirmeye başlıyorsunuz. Sonrasında kendime bunun doğal bir durum olduğunu ve utanılacak bir durum olmadığını kabullendirince, büyük bir rahatlama geldi. Artık salonun baş köşesinde hem ev halkının yanında, hatta misafirlerin yanında bile emzirmeye başlamıştım =)

Bir de rahat bir kıyafet yada emzirme önlüğü edinip kısa sürede dışarı çıkıp sosyal hayata karışsınlar. Böylelikle hayatın herkes için olduğu gibi kendin için de devam ettiğini, bebek sahibi olmanın ve emzirmenin hayatından birşey eksiltmediğini hatta artırdığını görebilirler. Ben ilk zamanlarımda yaşadığım “annelik hüznü” nü ancak bebeğimle dışarı çıkıp böyle bir hayatın da çok keyifli olduğunu gördüğümde atlatabilmiştim.

Sabır da çok önemli. Herkes birbirine söylüyor ve zorlukları yaşarken çok anlamlı gelmiyor ama o günler geçiyor. Hem de çok çabuk. Bebek bir aya kalmadan emmeyi öğreniyor, sen emzirmeyi ve anne olmayı öğreniyorsun. Saatlerce emmeyi bırakıyor, hatta bir süre sonra beş dakikada işini halledip, sizi şaşırtıyor. Birbirinize alışıyorsunuz. Aile olmayı öğreniyorsunuz. Keyifli zamanlar başlıyor.

4- Emzirme döneminde yaşadığın en komik olay neydi?

Doğumdan sonra ilk hafta kontrole kadın doğum doktoruma gittiğimde sütüm az mı yetmiyor mu diye sızlanırken, açtı memeleri elleriyle yoklayıp  “Dolu işte bak, dert edecek birşey yok.” dedi, yanımızda eşim de vardı, “Gel sen de dene bak, var değil mi?” diye ona da onaylattı =)

Bir de kızım daha güçlü emmeye başladığı zamanlarda emerken dışardan gelen seslere bakmak için kafasını kaldırınca süt, yüzüne gözüne hatta kulağına bile doluyordu =) Başta ödüm patladı ama sonra eğlenmeye başladım =)

5-  Emzirmeye başladığın andan itibaren en sinir olduğun soru neydi, ve şimdiki aklın olsa nasıl cevap verirdin?

Sürekli tanıdıklarının bebekleriyle kıyaslayanlara sinir oluyordum. “ Sadece anne sütüyle mi besliyorsun? Bu kadar kilo mu aldı? Bilmem kimin bebeği mama bile yiyor, seninkinden zayıf.”  diye iyi niyetinden çok da emin olamadığım yorumlara üzülüyordum çok.

Bir de “Sütünü sağıp dolaba koyuyorsun değil mi her gün? Bak bilmem kim, her gün şu kadar cc sağıp koyuyormuş.” diyenlere üzülüyordum ve kızıyordum. Süt yetti, arttı da sağmak mı kaldı diye söyleniyordum içimden.

Şimdi o yorumları yapanların hepsine “Çok biliyorsanız bir bebek de kendiniz yapın. İstediğiniz gibi bakın.” demek istiyorum =)

Yorumlar

Yorum Yaz

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.